Bağlardan Tekirdağ
Malum bugünler bağ bozumu zamanları, bu sebeple gelsin Tekirdağ Bağları Cep Gezi Rehberi;
- Tekirdağ sınırları içindeki bağlar Şato Nuzun, Barel, Barbare ve Umurbey. Bu bağların hepsi şato tipi üretim yapıyor. Yani üzüm üretimi kısa mesafedeki kendi bahçelerinde yapılıyor ve fermante edilmesinden, şişelenip kutulanmasına kadar tüm aşamalar aynı çatı altında yapılıyor.
- Neredeyse hepsinde üretilen şarapları tatmak, bağları gezmek, hatta az sonra toplanıp sıkılarak kazanlara konulacak üzümleri dalından yemek mümkün. Konaklama imkanını maalesef hepsi sunmuyor. Şu an için sadece Barbare’de konaklanabiliniyor ancak diğerlerinde de yakın zamanda konaklamak mümkün olacak gibi gözüküyor.
- Çorlu tarafından Tekirdağ’a doğru sıralarsak ilk durak noktası Şato Nuzun. Kaliforniya’da yaşayan bir çiftin Türkiye’ye gelerek kurduğu işletmede çok sayıda etkinlik düzenlenebiliyor. Bizim gibi işlerim çok yoğun olduğu üstelik bir de tam kapanış vaktinde gidenler olsa bile geri çevirmiyorlar. Hatta neredeyse workshop niteliğinde saatlerce bilgi verebiliyorlar. Konaklama hizmeti için uygun ortamları var ancak yakın zamanda açılış yapmaya niyetli değil gibiler. Benimki bir hissiyat tabi belli olmaz bu işler.
- Şato Nuzun’a en yakın bir diğer bağ Barel Bağları. Bölgedeki en genç işletmeci olan Barkın Akın tarafından idare ediliyor. Konaklama hizmeti yok ancak Barel Bağevi’nde yeşillikler içerisinde kahvaltı yapmak veya yemek yemek mümkün. Burada şarapların tadımını da yapabilirsin. Ancak kısıtlı bir kapasiteye sahip olduğu için gitmeden rezervasyon yaptırmalısın. Barel Bağ Evinin yakının da bir de Arkeoloji Müzesi bulunuyor. İlgini çekerse uğrayabilirsin.
- Bir sonraki durağımız Umurbey Bağları. Bölgedeki diğer bağcıların ‘Umur abi’ diyerek saygıda kusur etmedikleri bir sahibi var. Konaklama veya yeme-içme için uygun ortamları yok ancak üretim tesisin içinde tadım yapmak mümkün. İşleri başarından aşkın olduğu için biz üretim tesisi yerine bağlarda dolaşıp caberne savignon, sira, merlot gibi üzümleri dalından yiyip toplayıcı ablalarla sohbet etmeyi tercih ettik. Bu biraz da zorunluluktan oldu tabii.. Ama çok güzel oldu, çok da iyi oldu..
- Umurbey’den sonra, ona çok yakın olan Barbare Bağ evi var sırada. Tekirdağ bölgesinde konaklama imkanı sunan tek yer Barbare Bağlarının içerisindeki Barbaros Bağevi. Çok güzel bir ortamı var mutlaka uğramalısın.
- Genelde Eylül ayında yapılan bağ bozumunda bu bölgeye gidilmesi öneriliyor ama bireysel gidiyorsan hiiiiç tavsiye etmiyorum. Zira herkesin işi başından aşkın oluyor. Bu nedenle ya hem bağların yeşil hem de üzümlerin olmaya başladığı Haziran ayında gitmelisin yada illa Eylül’de gideceğim dersen önceden yapılmış rezervasyonlarla grup halinde bu işi yapmalısın.
- Bunların haricinde Şarköy, Gelibolu ve Kırklareli bölgelerindeki yine butik üretim yapan bağları da ziyaret edebilirsin.
- Bu tarafa gitmişken Tekirdağ üzerinden Uçmakdere yolunu takip edip Melen bağlarına, bu bağların içindeki Manastıra gidebilirsin. Uyarmalıyım yol çok güzel ama oldukça virajlı olması nedeniyle haritada gözüktüğü kadar kısa değil. Bunun haricinde ters istikamete, yani kuzeye doğru gidip Vize, Kıyıköy civarlarını da ziyaret edebilirsin. Biz Kıyıköy’ü çok sevdik mesela.
- Trakya bölgesine ilişkin ayrıntılı bilgilere http://www.trakyabagrotasi.com adresinden ulaşabilirsin. Bölge turizmi için hazırlanan çok güzel bir rehberleri var.
Rehberimizin bu bölümünde alasını bağlardaki ustalardan öğrenebileceğin ancak gittiğinde benim gibi boş boş bakmaman için genel kültür namına bağlara, üzümlere ve şarap yapımına ilişkin hap bilgiler bulacaksın;
- Bi kere iyi üzümün yoksa iyi ürün de yok demektir, bu net!
- İyi üzümünün olması için ise arazinin iyi konumlanması ve tabii hava şartlarının sapıtmaması gerekiyor. Öyle kuraklık oldu diye araziye suyu basmak hoş karşılanmıyor. Nitekim bunu yapınca üzüm stese giriyormuş.
- Kaliteli üzümün olmasında bağın yaşı ayrıca çok önemli. İdeali 25 yıl deniliyor.
- Üzümü şaraba çevirme işinde ise zaman oldukça hassas. Her gün (bazen hem sabah, hem akşam) yapılan tadım testlerine göre tam gününde üzüm bağdan toplanmalı ve aynı gün içinde işlemlere başlanmalı. Zira bi toprağa verilen aşırı su, bir de toplandıktan sonra havayla çok temas etmesi, bütün bir yılın emeğinin boşa gitmesine neden olabilirmiş. Mesela mevsim koşullarının üzerinde yağmur yağması bile olumsuz etkileyebiliyor zira çok su üzümde şekerin daha az depolanmasına neden oluyor bu da üzümün fermante edilirken gereken oranlara ulaşmasını engelliyor.
- Üzümdeki meyve aroması (üzümün kendi aroması haricinde tabi) bağın bulunduğu toprakla o üzüm cinsinin birleşmesinden kaynaklanıyor bu nedenle konu oldukça deneysel.
- Son olarak, kırmızı şarap 16 veya 17 derece, beyaz şarap 1 veya 2 derece, Rose-Bush cinsi şaraplar ise 4 derecede içilmeli.
MiskinMirket